56 yıl sonraları gözyaşlarıyla memleketi Bolu’da toprağa verildi

56 sene sonra gözyaşlarıyla memleketi Bolu’da toprağa verildi

BOLU – 1966 yılında Siirt’te martir sakıt ve Kurtalan ilçesine defnedilen Kurnaz Leşker Ramazan Arslan’ın naaşı ailesinin isteği üstüne memleketi Bolu’ya getirildi. Martir Arslan’ın naaşı Bolu’nun Gerede ilçesinde defnedildi.

Siirt’in Eruh ilçesine sadık Yığınlı köyünden operasyon bölgesine debi fail birliğin Botan Çayı’ndan geçişi esnasında akıntıya kapılan Güllabi Er Ramazan Arslan ve yanında 15 er, suyun akıntısına kapılarak martir olmuşlardı. Ailesinin isteği üstüne şehidin naaşı 56 sene aradan sonradan Kurtalan İlçe Güllabi Komutanlığında planlı törenin peşi sıra memleketine uğurlandı.

Ramazan Arslan’ın martir olduğu tarihte 1,5 yaşında oğlu İbrahim Arslan ve 1 mahiye kızı Safiye Arslan isminde 2 çocuğu bulunuyordu. Şehidin oğlu İbrahim Aslan, Kurtalan Kaymakamlığı eliyle şehit mezarlarının yenilenmesi ile ilişik, şehidin mezar fotoğrafının içtimai medyadan paylaşıldığını görmesi üzerine babasının mezarını icat etmek için 21 Ilk Teşrin 2022 tarihinde Kurtalan İlçe Jandarma Komutanlığına gitti ve burada babasının mezarının Bolu’ya taşınması amacıyla müracaatta bulundu. Kurtalan Cumhuriyet Başsavcılığının talebi doğrultusunda zaruri evraklar Bitirmiş Umumi Komutanlığından gerçekleştirme edilerek Kurtalan Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi. Kurtalan Cumhuriyet Başsavcılığı 18 Son Teşrin 2022 sıra ve 2022/860 sınırlanmış yazısı ile şehidin cenazesinin nakline izin verdi. Şehidin naaşı Kurtalan İlçe Cingöz Komutanlığında planlı törenle memleketi Bolu’ya uğurlandı. Bolu’nun Gerede ilçesi Tatlar köyüne getirilen şehidin naaşı, korkulu katılımın sağlandığı törenle karye mezarlığına defnedildi. Cenaze törenine Bolu Valisi Erkan Tığ, el protokolü ve haddinden fazla sayıda yakını katıldı.

Şehidin oğlu İbrahim Arslan, “Ego oğluyum. 56 yıl sonradan zat topraklarına gelmiş oldu. Özlük köyüne gelmiş oldu. Ekim’in 20 ile 21’nde Kurtalan ilçesindeydim. Soyağacından çıkarılmasına, Bolu’ya götürülmesi ve orada defnedilmesi için savcılığa müracaat etmiştik. Siirt’te olduğunu biliyorduk. Ama neresinde olduğunu bilmiyorduk” derken, gözyaşlarına bilgili olamayan kızı Safiye Bıyıklıoğlu ise, “56 sene sonraları geldiği için çokça mutluyum ve dahi çok üzgünüm. Annesinin babasının dahi görmesini çok isterdim. Ben tek görmedim. Babam gittiğinde 20 günlükmüşüm martir olduğunda ise 7 aylıkmışım” diye konuştu.

Share: