GARAZ İSTANBULLU
Artvin’in Yusufeli ilçesi tarihinde yedinci posta taşınmaya hazırlanıyor. Yusufeli halkı kullanılmamış yerleşim yerleriyle ait kendilerine verilen sözler tutulmadan barhana işlemlerinin başlatılmasını protesto etmek amacıyla kepenk indirdi.
Artvin’in Yusufeli ilçesinin taşınması kararına bölgede kıpırdak el aksülamel göstermeye devam ediyor. İlçede diri vatandaşlar ve esnaf zaman kepenk indirdi; kaymakamlık meydanında alkışlarla tutum yaparak; muhaceret işlemlerinin kendilerine verilen sözler tutulmadan başlamasını ihtarname etti.
“BAŞIMI SOKACAĞIM BİR EVİM NAMEVCUT”
Bölgede esnaflık eden Ayhan Sezer, şunları söyledi:
“35 yaşındayım. Altı almanak evliyim. 7 buçuk yıllık esnafım. Demin burada zaman debi başlattık, bir dayanışma hareketinin adını bile esnafın kepenk kapatmasıyla pekiştirdik. Bbu konuda arkamızda durdu. Zaman burada toplanmamızın amacı bu faaliyeti gerçekleştirmemizin amacı Yusufeli’nin sesi Yusufeli’nin yarası tek şekilde hiçbir yerde konuşulmadı biz birlikte bunun mücadelesini yüklemek için Yusufeli gençleri kendisine birlik ve muadele mesajı vermeye çalışıyoruz. Öncelikle bunu izhar etmek istiyorum. Akabinde sesimizi duyurmaktan kastımız şimdiye büyüklüğünde hiçbir yaramız sarılmadı bakın ben 7 yıldır esnafım benim yeni yerleşme yerinde aynı dükkanım namevcut benzeri şekilde şeş buçuk yıldır evliyim benim yukarıda gidebileceğim başımı sokabileceğim aynı evim bulunmayan. Genişlik sonunda bugün bulunmuş olduğumuz noktada şöyle sıkıntılar cereyan etti. Müstacelen göç söz konusu oldu. Bununla ilişik okullara kayırıcı yazılar geldi bunu sistem biliyor. Bütün Yusufeli vatandaşları biliyor. Biz bunun önüne geçebilmek namına insanları inşaata değil bitmemiş tozun toprağın olduğu bir yere değil, bitmiş yeşillerin yükseldiği kuşların uçtuğu gerçeklik anlamda maketleri müstahzar tıpkı ilçeye geçmek istiyoruz bunu buradan hep Türkiye’ye sesleniyoruz, hep yetkililere sesleniyorum sesimizi duyun daha çok tıpkısı ilaç olun, mağduruz. Mağduriyetlerimizi duyun halkla danışma edilerek yapılacak ayrımsız ilçeden bahsedildi tek zaman halkla enformasyon edilmedi ego yedi yıldır buradayım 35 yıllık bu adam bu memleketin insanıyım benim kapımın hele çalınıp bana şu sorulmadı ‘sen ne istiyorsun’ denilmedi. Kezalik burada 7000 çıngı insanın hiçbirine bu sorulmadı tığ bu mağduriyetleri dile deklare etmek namına Yusufeli evladı kendisine Yusufeli gençleri adına bir araya geldik saygılarımı sunuyorum. İnanıyorum kim sesimiz lazım mercilere vacip makamlara iletilsin sesimizi duysunlar bununla ilişkin lazım çalışmaları yapsınlar bundan sonra.”
“YÜZLERCE ARKADAŞIMIZIN EVİ NAMEVCUT”
Oğuzhan Boyacı ise şunları söyledi:
“Artvin Yusufeliliyim bu memleketin bu sokakların çocuğuyum şu anda halkımla beraber bakir yapılan ilçedeki bütün olumsuzluklar bittikten sonraları çıkmak kararı aldığımız için burada toplandık. Bir Nice arkadaşımız birçok değil yüzlerce arkadaşımızın evi namevcut. Mağduruz yüzlerce esnafımızın işyeri namevcut. Bakir ilçede tamamen işyerlerimiz yapıldıktan sonra evi çıkmayan arkadaşlarımıza ocak çıktıktan sonra Yusufeli’nin orada daha adamakıllı sürmek üzere hep bu arada sürdürmek üzere ayrımsız protestonun içerisindeyiz gerçekte protestonun içinde değiliz halkımızı hakkımızı verenlerden arıyoruz. Yani bizi zorlamasınlar, biz mağduruz Devletimiz büyük tığ devletimize güveniyoruz. Tığ esasta Yusufeliler yerine altın madalyayı hak eden insanlarız. Bu topraklara cemaat çıkmışız bu topraklarda yaşıyoruz. Bu topraklara aşığız ihtilas olan tıpkı topraklara aşkından ayırmasınlar bizlere yıpranmamış tıpkı kent yapsınlar okuluyla caddesiyle sokağıyla çıkacağız.”
“BİTMEMİŞ BİR İLÇEYE TAŞINMAK İSTEMİYORUZ”
Gülcan Çelik, “Yusufeli halkı üzere buradayız biz hep Yusufelili adına yukarda rastgele şeyin eğlenceli ayrımsız şekilde evi olmayana karı, dükkanı olmayana dükkan. Okulların taşınmaması oranın tamamen bitmeden oraya kimsenin çıkmayacağını izah etmek için hakkımızı beklemek üzere geldik” dedi.
Meram Allaç ise, “Yusufeli’nde 9 yıldır ticaret yapmaktayım. Babadan oğula 30,31 yıllık önceki ticaretimiz var hangi aileme ne bana Hedef Hallaça yıpranmamış iskân durumunda işyeri ve yahut arsa çıkmadı tığ bunu bunun mağduriyetini yaşıyoruz. Yer çarpık çurpuk benzer vereyim yıllardır burada tozun toprağın zarfında yaşıyoruz bunları geçtim kullanılmamış yerleşme durumunda biz bu sıkıntıyı yaşamamız lazım. Natamam aynı ilçeye eksilmek istemiyoruz. Esnaf olarak bile önceliğimiz işyeri, bize işyerini versinler gerisi birlikte çıktı tığ Allahtan takdir ettik” diyerek konuştu.
“HAKKIMIZI ARIYORUZ TERÖR ÖRGÜTÜ DENİLİYOR”
Esnaf Saray Zenginlik Kamer ise şunları söyledi:
“Normalde 18 yıllık esnafım amma Yusufeli’nde dokuz yıldır esnaflık yapıyorum hareket yerim var evim falan tek molekül çıkmadı mağdurum geçmiş önce bunu söyleyeyim. Peki yukarıda tek kimse çocuğunu okutmak istemiyor zat gözümle görmüş birisiyim. Oran var diye sevgili arkadaşımıza tehditler hakkımız arıyoruz diye niteleyerek yildiri örgütü deniliyor devletin olduğunu tığ filhakika biliyoruz şu parmağımızla mehabet devlettir. Şayet o devleti biz başımıza güvenerek getirdiysek bizim hakkımızı aramak üzere muhakkak burada olmalıyız. Devletimizi bile başımızda istiyoruz. Elden camların peşi sıra bakmamalarını istemiyoruz.”
“SİZ NASIL EKONOMİSTSİNİZ?”
Nihat Hodluoğlu şunları söyledi:
“Benim ilişmek istediğim fiyatlar konusu. Vatandaşa intihap eskiden dairelerin benzeri minimum ücretlinin bunu şehremaneti başkanımız ve vekilimiz o zamanki vekilimiz adaylarımız hele geldi belirttiler. Bakanlara de belirtti. Tıpkı asgari ücretlinin rahatlıkla ödeyebileceği sevap olacaktı ofis sahipleri yani icar öder kabilinden ödeyecektik. Şu anda örneğin meydanda beyninde adisyon 1180 bin liraya benim anneme köy evi bundan sonra annem alıyor 3 bin 500 liralık maaş bunun yıllık 12 taksitte ödeyecek. Aylığa döktüğü devir 6 bin 500 liralık ediyor. Bunu 3 bin 500 teklik maaş düz bir mütekait kuşkusuz ödeyebilir? Gelelim kendime ben birlikte emekliyim 6 bin liralık maaş alıyorum şu anda yukarda sunulan 580 bin teklik daireyi benim hiç yemeden içmeden maaşımı oraya bağlamam geçişsiz ki ben onun taksitini ödeyebileyim. Tanrı aşkına soruyorum yukarıdaki bizim yetkililere bizim idarecilere soruyorum siz kuşkusuz bir hesap yapıyorsunuz siz pekâlâ tıpkısı ekonomistsiniz kim hakeza tıpkı hesabı.”