Atılmış soda şişeleri efdal ısıda sanata dönüşüyor
Sivas Ahali Eğitim Merkezinde pencere sanatı kursunda eğitim bilimi gören kadınlar atık soda şişelerini bin 500 derecelik yüksek ısıda eriterek sanata dönüştürüyor
SİVAS Sivas Umum Terbiye Merkezinde pencere sanatı kursunda yetişek gören kadınlar atılan soda şişelerini bin 500 derecelik faziletli ısıda eriterek sanata dönüştürüyor.
Mısırlılar ve Finikeliler aracılığıyla M.Ö 2500’lü yıllarda tezyin amacıyla beğenilen camlar günümüzde unutulmaya yüz tutmuş laf dalı kendisine Umum Yetişek Merkezinde yaşatılmaya çalışılıyor. Sivas Ahali Terbiye Merkezi bünyesinde açılan pencere sanatı kursu birlikte kadınlar marifetiyle ağır sıklet rabıta görüyor. Kursiyerler yanlarında getirdikleri atılmış soda şişlerini kırarak kadeh parçaları oluşturuyor. Oluşturulan cam parçaları sayı farkı bin 500 dereceyi bulan faziletli ısıda eritilerek şekiller veriyor. Sonunda soda şişelerinden yapılan mütenevvi minyatür hediyelik eşyalar ve takılar düşüncesiz dönüşüme kazandırılıyor. Kursa mevrut eş hanımları benzeri yandan ruhsal gerilim atarken benzeri yandan ise yaptıkları ürünleri satışa sunarak sülale ekonomisine katkı sağlıyor.
“Atılan malzemeleri sanata dönüştürüyoruz”
Içki Sanatı Hocası Rağbet Cıbır, atık malzemeleri değerlendirdiklerini belirterek, “Alevde içki şekillendirme ve içki birleşme üstüne çalışmalara bitmeme ediyoruz. Atılmış malzemelere yöneldik amma hem öğrencilerimizi zorlamamış oluyoruz hem mankafa tahavvül sağlamış oluyoruz. Alevlerde eriterek sayı farkı bin 500 derece tıpkı alevimiz var eriterek soda şişelerimizi evvel çubuk haline getiriyoruz. Elan bilahare çektiğimiz çubukları iz şekline çeviriyoruz. Basit efsanevi figürleri, biblolar, takılar öğrenciler neyi kâm ederse ona göre ilerliyoruz. Iltisak üzerine bile çalışmamız var. Onlar fırında yapılan camlar, onları da elmasla kesip şekillendiriyoruz. Daha sonradan madun cama yerleştirdikten sonradan fırına verip pişiriyoruz. Ürünü boşaltmak alevde daha kısa sürüyor. Çubuğumuzu çektikten bilahare 10-15 zaman de bire bir ürünü çıkarabiliriz. Ama birleşme az buçuk daha detaylı sürüyor. İnce füru istiyor” şeklinde konuştu.
Canları yansa üstelik üretmeye devam ediyorlar
Kursiyer Figen Buluz, yüksek ısıda çalıştıkları üzere kimi vakit ellerini yaktıklarını ve dikkatli çalışılması gerektiğini belirterek, “Atılmış camlardan ürünler çıkarıyoruz. İlerleyen günlerde elan pir takılar ve tablolar yağacağız. Evde huruç şişelerimizi getirdik. Kırıyoruz onlar ateşte eritip çubuk haline getiriyoruz. Ondan sonra şimdilik cam boncuklar yapıyoruz. Elimi biraz evvel yaktım. Ilgi söylemek gerekiyor. Alışık olmadığımız benzeri çalışma şekli. Onun için zorlandığımız anlar oluyor” ifadelerini kullandı.
“Hanımlar gereksiz oturmasın, sanat öğrensin”
Kursiyer Hamiyet Unayuk, hanımların evlerinde boş oturmaktan feyiz ayrımsız sanat dalını öğrenmesini istediğini söyleyerek, “Hanımlar yersiz oturmayıp gelip bir danışma öğrenmesini istiyorum. Çünkü temas kadın öğrendiği bire bir özdek kendine süfli haddinden fazla şey katıyor. Onun üzere tümce öğrensin. Çıdam işi. Çok lezzetli ve dörtköşe bir çığır. Bizde adamakıllı şeyler yapacağız. İnsana böyle başlangıç dinginliği veren aynı patika diye düşünüyorum” dedi.
