Erdoğan Toprak: İktidarın Hukuksuzlukları ve TBMM’yi Yok Sayıp Kendisini Kanun Koyucu Adına Koyan Erdoğan’ın Kararnameleri, Teker Teker Yargıdan…

CHP Umumi Başbuğ Eş Güdümcü Başdanışmanı Erdoğan Toprak, “İktidarın hukuksuzlukları ve TBMM’yi namevcut sayıp kendisini kanun koyucu yerine koyan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararnameleri, teker teker yargıdan dönmeye başladı. Yüksek yargının bu kararları, biricik koca yönetiminin ülfet ve yasa tanımazlığı karşısında yargısal denetimin ve hususiyet devletinin dirimsel önemini tıpkısı kere elan gösterdi” dedi.

CHP İstanbul Saylav Erdoğan Arazi, haftalık değerlendirme raporunu bugün yayımladı. Toprak’ın değerlendirmeleri ezcümle şöyle:

“Dezenformasyon ve dolma malumat gerekçesiyle içtimai medya yasakları getirmeye hazırlanan iktidarın Ulaştırma Bakanı, yaptığı paylaşımla birbirinden uydurma yalanları sıralıyor, İGA’birlikte 972 bin nefis istihdam sağlandığını söylüyor. TÜİK verilerine göre İstanbul’bile toplam ücretli çalışan sayısı 5,5 milyon. İstanbul’dahi rastgele beş kişiden birisi İstanbul Havaalanı’nda mı çalışıyor?

Vekil Karaismailoğlu’nun resmi toplumsal medya hesabı, adeta baştan sona aynı dalavere ve dezenformasyon bülteni. Hepsinin başında devletin tek kuruş harcamadığı alelhusus vurgulanan Niğde beyinli otoyolu bile karışma cümle yüklü-Kaynak güvenceli-dövize endeksli projelerle ilgili saptırmalar alt alta sıralanıyor. Sadece İGA’bile bu kadar çok tıraşçı nicelik ve dalavere paylaşılıyorsa geçenlerde anne heybeden çıkartılacak daha şişman pislikler var demektir.

“İKTİDARIN HUKUKSUZLUKLARI VE TBMM’Yİ YOK SAYIP KENDİSİNİ KANUN KOYUCU YERİNE KOYAN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN KARARNAMELERİ, TEKERLEK TEKER YARGIDAN DÖNMEYE BAŞLADI”

İktidarın hukuksuzlukları ve TBMM’yi namevcut sayıp kendisini kanun koyucu yerine koyan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararnameleri, teker tekerlek yargıdan dönmeye başladı. Yüksek yargının bu kararları, bir tane herif yönetiminin ünsiyet ve kanun tanımazlığı karşısında yargısal denetimin ve ünsiyet devletinin dirimlik önemini ayrımsız kat elan gösterdi.

Yargıdaki yöntem gölgesinin yoğunlaştığı benzeri ortamda iki yüksek etki kurumunun bu kararları, adalet-hukuk-adalet arayışlarının aynı şekilde fiyat bulmaya başladığını, ‘Türkiye’birlikte bibi yargıçlar olduğunu’ göstermesi açısından bayağı de olsa aynı umudu yaşatmak gerektiğini gösterdi.

“BU YILIN İLK YARISINDA, DIREKT VE PORTFÖY YATIRIMI AMACIYLA YURT DIŞINA GİDEN YERLİ YATIRIM SERMAYESİ TUTARI 6 MİLYAR DOLARI AŞTI”

Lüzum aracisiz gerekse portföy yatırımı amaçlı yabancı envestisman sermayesi girişlerinin durmasının ötesinde yerel envestisman sermayesi da iktidara güvenmediği üzere hızlı hızlı kaçıyor. Bu yılın önce yarısında, direkt ve portföy yatırımı için sinirli dışına giden evcil envestisman sermayesi tutarı 6 bilyon doları aştı. Altı ayda, Türkiye’ye gelen yabancı yatırım sermayesinden 500 milyon henüz fazla evcil yatırım sermayesi dışarıya gitti ve süreç eksiye dönüştü.

Artan bu baskılar, faizin bastırılarak TL yatırımlarına yapılacak yatırımların getirisinin negatife dönüşmesi, yerli envestisman sermayesini bile yürek ve abra arayışıyla mahdut dışına çıkmaya yönlendirdi. Gestalt Bankası’nın resmi rakamları, bu tabloyu eksiksiz çıplaklığıyla gözler önüne seriyor.

“BIÇIM BANKASI’NIN FAİZ İNDİRİMİYLE KURLARDAKİ YÜKSELİŞ VE TL’DEKİ DEĞER KAYBI ARTACAK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘ürem indirimlerine bitmeme edileceğini’ açıklamasının ardından Dalan Bankası Dünyalık Politikası Müesses (PPK), 7 aydan bu yana yüzdelik 14’te sabitlediği siyaset faizini yüzdelik 13’e düşürdü ve döviz kurları yükselişe geçti. Yasayla sunulan ‘enflasyonla savaşım ve kıymet istikrarını sağlama’ görevinin Tarım Güven Kooperatifi marketlerine devredilmesiyle işlevsizleştirilen Eşkal Bankası’nın faiz indirimiyle kurlardaki yükseliş ve TL’deki derece kaybı artacak.

Alınan bu tenzilat kararıyla düzey ve enflasyondaki ateşli konusunda tıpkı el elan benzen dökülmüştür. Güzeşte sene ağustosta, indirimlere başlanmadan serian evvel politika faizi yüzde 19, enflasyon yüzdelik 19,8 idi. Şu anda politika faizi yüzde 13 ve resmi enflasyon 80-140 bandında. Hakikat olumsuz ürem ise eksiklik yüzdelik 67. Bu orandaki negatif faizle ve enflasyonla Türkiye, dünyada geçmiş sıralarda. OECD ve G20’de bir numara.

“BEŞ AY ÖNCEKI YASAKLAYIP SONRALARI İHRACATI SERBEST BIRAKILAN CANLI KUCAK VE YENİDEN İTHALAT KAPISI AÇILAN CANLI SIĞIR KARARLARI, İKTİDARIN İŞ BİLMEZLİK VE BASİRETSİZLİĞİNİN SERENCAM ÖRNEĞİDİR”

Tarım ve Orman Bakanlığı, 150 bin kocabaş sığır ithalatı ve Türkiye’den faal koyun ihracatı kararı aldı. Tıpkısı vekâlet, mart ayında hunharlık toklu koca etkili kucak ihracatını yasaklamıştı. Beş kamer evvel yasaklayıp sonradan ihracatı azade bırakılan etkin kucak ve baştan ithalat kapısı açılan canlı sığır kararları, iktidarın ekincilik ve hayvancılıktaki hisse senedi cehil ve basiretsizliğinin sonuç örneğidir.

Mart ayında kesimlik koca kucak ihracatını zecrî Ekincilik ve Orman Bakanlığı, şimdi ilkokul ay sonra bu kararı yürürlükten kaldırıp, sene sonuna büyüklüğünde kesimlik koyun ihracına izin veriyor. Ilkokul kamer boyunca besicinin bükülmek zorunda kaldığı maliyetler, yemleme fiyatlarındaki artışlarla ortaya sâdır mağduriyetler dikkate alınmaksızın getirilen dış satım yasağı tıpkısı günde kaldırılarak, ekincilik ve hayvancılıktaki kaos, kargaşa, günü birlik politikaların kullanılmamış bire bir örneği elan veriliyor.

“TÜRKİYE, AKLI VAKIT KAYBETMEDEN BETON VE GETIRIM KAZANCINA ÇALIŞAN BÖYLE BİR İKTİDARI BUGÜNE BÜYÜKLÜĞÜNDE GÖRMEDİ”

TÜİK hane satışlarının gerilediğini açıklarken Eşkâl Bankası ise basamak fiyatlarındaki artışın bitmeme ettiğini ve yüzde 160,6’ya ulaştığını açıkladı. İstanbul’daki bedel artışı ise yeni konutlarda yüzde 209. Basamak fiyatlarındaki artış Türk vatandaşlarının basamak alımını gayrimümkün kuzuluk getirirken kudret deminden üstelik boş küsurat ofisleri konuta dönüştürme peşinde.

Türkiye, aklı yemeden içmeden beton ve rant kazancına müteharrik böyle benzeri iktidarı bugüne kadar görmedi. Dünyada birlikte örneği yok. Giderayak ticarethane, şube, aksiyon yeri adına nesir edilen iş merkezlerinde yer kayran ofisleri konuta irca etmek amacıyla aktaracakları milyarlarla esasen kuvvet müteahhitlerini canlandırma ika planları yapıyorlar.

“YERLİ YATIRIM SERMAYESİNİN DARAÇ DIŞINA ÇIKIŞI HIZLANDI”

Uluslararası emniyet derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türkiye amacıyla ‘acil uzaklık kıymetlendirme’ ile itimat notunu B2’den B3’e düşürdü. Had görünümünü ise negatiften durağana çevirerek yatırımcılara ‘risk uyarısı’ yaptı.

2013’te gelişigüzel üç derecelendirme kuruluşundan da ‘yatırım yapılabilir’ notu kayran Türkiye’ye mevrut aracisiz envestisman sermayesi tutarı, yılda 22 bilyon dolara kadar yükselmişti. Demincek ise Moody’s ve Fitch eliyle sunulan yeni notlar öncesinde birlikte doğrudan yatırım sermayesi girişleri durduğu kabilinden, aksine domestik yatırım sermayesinin mikro dışına çıkışı hızlandı.

“HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI’NIN AÇIKLADIĞI ORAK AYI AYI BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİ, AYLIK BÜTÇE DENGESİNİN 64 MİLYAR AÇIK VERDİĞİNİ GÖSTERİYOR”

Hazne ve Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı temmuz kocaoğlan bütçe gerçekleşmeleri, temmuzda bütçe gelirlerinin sabık yılın ayrımsız ayına bakarak yüzdelik 106,7 artışla 197 milyar liraya, bütçe giderlerinin yüzde 85 artarak 261 bilyon liraya yükseldiğini; mahiye bütçe dengesinin 64 milyar belirgin verdiğini gösteriyor. Seviye Korumalı Mevduat (KKM) düzey farkı ödemelerinin toplamı, mart-temmuz döneminde 60,6 milyar TL’ye ulaştı.

Özellikle KKM kur farkı ödemesinin mart ayında 11 milyar TL iken temmuzda bunun iki katını aşması, Eşkâl Bankası’nın getiri indirimiyle yükselişe geçen kurlar sonrasında önümüzdeki aylarda düzey farkı ödemelerinin aylık 30-35 milyara büyüklüğünde çıkabileceğinin işareti. Dalan Bankası’nın dövizden KKM’ye geçenlere yaptığı ödemeler açıklanmamasına karşın çabucak Hazne üzerindeki kırat farkı yükü dahi, yıl sonuna akilane tablonun çok elan vahim bir hal alacağının kanıtı.

“PUTİN’İN İKTİDAR ÜZERİNDE ARTAN BU AĞIRLIĞININ SONUÇLARININ, YANSIMALARININ ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇTE HENÜZ BELİRGİN HALE GELECEĞİNİ ÖNGÖRMEKTEYİM”

İktidar, Suriye politikasında bataklıktan çıkış belgesi yolu arayışına hız verirken ‘Yeni Osmanlı-Politik İslam ve İhvan’ eksenli aut politikası da hüsran etti. Anne gözden kaçırılmaması gereken yasakçı, iktidarın Suriye politikasında geldiği bu yeni aşamada Putin’in belirleyici rolde olması.

Suriye politikasında başlatılan değişim-dönüşümde bildirme nazik unsurlardan birisi, Reisicumhur Erdoğan’a ‘Esad’la görüş’ telkini fail Putin’in belirleyici rolde olmasıdır. İktidarı kendisinin belirlediği yolda yürümeye kandırma ettiği galiba Putin, tabii gazda ruble ile ifa, Akkuyu üzere bilyon dolarları gönderme kadar iktisadi bindi hamleleriyle de hemen Suriye’birlikte değil iktidar üzerinde iktisadi yönden dahi belirleyici rolünü açık artırma amacındadır. Putin’in nüfuz üzerinde kalan bu ağırlığının sonuçlarının, yansımalarının önümüzdeki süreçte elan kilitsiz küreksiz ayla geleceğini öngörmekteyim.

“HEYETİN BENDE’YE GİTTİĞİ DÖNEM RUSYA SAVUNMA BAKANLIĞI’NDAN TÜRKİYE İLE İKİNCİ PARTİ S-400 ANLAŞMASININ İMZALANDIĞININ AÇIKLANMASI DİKKAT ÇEKİCİ”

Türkiye-BENDE arasında F-16 cidal uçağı alımıyla ait müzakerelerde ABD yönetiminin Türkiye’den tıpkısı heyeti davet etmesiyle yıpranmamış bir aşamaya geçildiği anlaşılıyor. Heyetin KUL’ye gittiği dolaşma, Rusya Savunma Bakanlığı’ndan Türkiye ile ikinci parti S-400 anlaşmasının imzalandığının açıklanması dikkat gelgelli.

Soçi görüşmesi sonrasında Erdoğan-Putin anlaşmaları ve Rusya’nın yaptırımları Türkiye üzerinden yelek iddiaları üzerine ABD, AKARSU ve NATO’nun Türkiye üstünde Rusya yaptırımlarına katılma baskısının artacağını derpiş etmek olanaklı. Nedeniyle Rusya, derin tıpkısı konuşu kriz ve çetin döviz kıtlığı zarfında yakaladığı iktidarı kendi talepleri doğrultusunda davranmaya zorlayarak manevra alanlarını gırla daraltmaya yöneliyor. Washington’üstelik F-16 müzakereleri başlarken Rusya’nın eskimemiş S-400 anlaşması açıklaması yapması ve iktidarı zora sokmak istemesi bunu gösteriyor.”

Share: