Kılıçdaroğlu: Hakimin iddiaları için sormaca açılmasını istiyoruz

Kılıçdaroğlu: Hakimin iddiaları amacıyla sormaca açılmasını istiyoruz

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu’nun davasına bakan hakimin aklanma kararı vermeden önceki Samsun’a atandığı iddiasına ilgilendiren, “Samsun’a sürülen hakimin iddiaları üzerine sormaca açılmasını istiyoruz. Sormaca açılmazsa Hak Bakanı da bu kumpasın içindedir. Gerçekleri bilmeye 85 milyonun hakkı var” dedi.

CHP Lideri Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, bakir yıldan beklentilerinin çokça fazla olduğunu ve yeni şeyler istediklerini belirterek, “Daha pir aynı Türkiye, demokrasisi ümranlı bire bir büyüklük, eş haklarına gocunmak, düşünce özgürlüğü istiyoruz. Bugüne kadar bunlara hep ecnebi kaldınız sevgili halkım. Düşüncenizi anlatım ederken dahi çekindiniz. Acaba başıma ayrımsız madde sağlık mi diye niteleyerek ur içre oldunuz. Evlatlarınız tweet attığı ant onu uyardınız. Türkiye çıktı bu zincirlerini bağışlamak zorunda. Türkiye daha çok bu tablonun dışına çıkmak zorunda. Türkiye’yi bu tablonun dışına çıkarmaya herkesin huzurunda saraka veriyorum” dedi.

‘6 LİDER BİRLİKTEYİZ’6’lı masaya ilişik üstelik açıklamalarda mevcut Kılıçdaroğlu, 6 liderin aynı arada olduğunu söyleyerek, “Demokratlık üzere tıpkısı araya geldik. Ülkemize erinç gelsin diye niteleyerek bire bir araya geldik. Toplumda kaynaşma olsun ama kamplaşma olmasın diye tıpkısı araya geldik. Karı-ayvaz ayrımı olmasın diye niteleyerek bir araya geldik, kucaklaştık. Geçmişin acılarını sarmaya çalıştık. Helalleşme dedik, kucaklaşma, türe dedik. Dillendirmeye bitmeme edeceğiz. Demokrasi kadar pir benzeri husus namevcut. Demokrasilerde medya mutlak olacak. Artık ‘havuz medyası’ diyerek tıpkısı medya mümteni. Saray aracılığıyla sönümsüz tıpkı iletişim araçları mümteni amma o iletişim araçları özgürce bizi eleştirebilecek. Çünkü şuna inanıyoruz, ayrımsız politikacının alkıştan haddinden fazla zinde ve düzgün eleştiriye ihtiyacı vardır” ifadelerini kullandı.’TÜRKİYE BÖLGESİNİN YER ZINDE ÜLKESİ OLACAK’Türkiye’yi baştan, mazlum milletlerin yaşıt aldığı ayrımsız ülke haline getireceklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Türkiye’yi müdür can asla mal için kapı husus çekici gibi dolaşmayacak. Zat gücümüzle, imkanımızla büyüyeceğiz ve kalkınacağız. Rüşvetin olmadığı, torpilin olmadığı, yolsuzluğun olmadığı aynı Türkiye’yi düz yazı edeceğiz. Şayet köle hakkına cümle kaçınmak gösteriyorsa, ‘Kul hakkı yiyenleri iktidardan göndereceğiz ve yemeyen insanları, namuslu ve utangaç insanları, adil yana olan insanları iktidara getireceğiz’ demelisiniz. Terörün olmadığı bire bir mutluluk mensur edeceğiz. Tertemiz çocuklarımız, kadınlar, kızlar hayatlarını kaybettiler. Türkiye’yi buradan çıkartacağız. Terörün sıfırlandığı ayrımsız Türkiye’yi inşa edeceğiz. Bütün komşularımızla hazar içre yaşayacağız. Türkiye bölgesinin sunma aktif ülkesi olacak, bodur sürede göreceksiniz. Elbet Cumhuriyeti zar ettikten sonraları hep mazlum milletler Cumhuriyeti inşa ettilerse, demokrasiyi bile inşa ettikten sonra göreceksiniz hep mazlum ülkeler Türkiye’yi örnek alacaklar. Biz gine bilcümle mazlum milletlere kat sayı olan benzeri talih olmaya devam edeceğiz” diye niteleyerek konuştu.’BU CİNAYETİ GÖRMEZDEN GELEMEZLER’Kılıçdaroğlu, eski Sav Ocakları Yetişek ve Hars Vakfı Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Akademisyen Doç. Dr. Sinan Keskin’in Ankara’de öldürülmesine ilgili üstelik “Bu ülkenin başkentinde tıpkı suikast yapıldı, Sinan Zehir. Ülkücü hareketin altın isimlerindendi, akademisyendi, milliyetçiydi, inançlıydı, Atatürkçüydü, babaydı ve değerli benzeri eşi vardı. Ankara’nın göbeğinde katlettiler. Ailesi kâm etti diyerek sabırla susuyoruz. Ata ile dahi konuştum, eşi ile da konuştum. Sabırla sonucu bekliyoruz. Bize da bilgiler akıyor, farkındayız. Haddinden Fazla husus biliyoruz bu konuyla ilişkin namına, bu işten hangi kadar berduş kokular geldiğinin de farkındayız. Görevliler işini yapsın diye sesimizi çıkarmıyoruz şimdilik. Bu ülkenin arlı polisleri işlerini yapsınlar diye sesimizi çıkarmıyoruz. Saraydan tık yok. Sarayın stepnesi ise sanki bildirme değerli evlatlarından biri öldürülmemiş gibi yegâne sözcük dahi etmiyor. Kendi evladına birlikte topluluk çıkamıyor. Bu cinayeti görmezden gelemezler, susarak geçiştiremezler. Biz buna izin vermeyeceğiz, gerçek aydınlanacak. Ev doğruluk istiyor, bizler birlikte hak gerçekleşinceye kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Mösyö Kemal bir işi kafasına koyduysa mutlak çözecektir” dedi.’SORUŞTURMA AÇILMAZSA NAZIR DE KUMPASIN İÇİNDEDİR’

Ekrem İmamoğlu’nun davasına nazır hakimin beraat kararı vermeden evvel Samsun’a atandığı iddiasına ait birlikte mütekellim Kılıçdaroğlu, “İstanbul seçimleri yapıldı. Seçimleri Sayın İmamoğlu kazandı. İtirazlar geldi amma kendileri tıpkı molekül yapamıyorlar, YSK üzerinden bir okus pokus çevirdiler. YSK üyeleri toplandı; ‘Aynı zarfın içine konulan dört oydan üçü doğrudur, biri yanlıştır’ dediler. Dünya tarihinde, hız tarihinde yepyeni aynı madde. Ego bunlara ‘çete’ dedim. Benzeri sıkılgan yargıç ihtilaf şerhi koydu. İkinci seçim yapıldı. 13 binlik ayırt 800 bine imdi. İstanbul’u katetmek üzere direndiler. Eskimemiş ayrımsız komplonun peşindeler. Birinci düzen, Ekrem Mir birisine hakaret etmiş diye niteleyerek iddianame hazırlandı. Esasta söylenen YSK değil, yıldızlı söylendi filhakika. Muhatabı bizim fotoroman dediğimiz birey. Yani Süleyman. YSK, ‘Bize söylendi’ dedi. Arkasından dosya sıkılgan ayrımsız hakimin önüne gitti. Ancak bu hakimi değiştirdiler, Samsun’a sürdüler. Bu hakimin söylediği bazen şeyler var. Ülfet kökenli vekillerimiz Türe Bakanlığı’na gidecekler. Samsun’a sürülen hakimin iddiaları üzerine soruşturma açılmasını istiyoruz. Soruşturma açılmazsa Hak Bakanı bile bu kumpasın içindedir. Gerçekleri bilmeye 85 milyonun hakkı var. ‘Biz İstinafı de ayarladık’ diye hakime kim söyledi? Sarayın sofrasına oturan hakimin kararına onur edilmez. Ayrımsız bilge iradesini saraya ipotek etmişse ona bilgili denilmez. Bu davada müddeiumumi duruşma salonunda olmadan bilge kararını açıklıyor. İddia makamı yok, kararını açıklayamaz” diyerek konuştu.

Share: