Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı kurucusu merhum Prof. Dr. Turan Yazgan, vefatının 10. yılında Sazak’birlikte anıldı.
Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Sazak Toprak Temsilciliği aracılığıyla Tarsus’ta düzenlenen yâd programına, Toroslar Şehremini Atsız Afşın Yılmayan, siyasal ve sivil topluluk kuruluşu temsilcileri, akademisyenler, öğrenciler ve Yazgan’ın sevenleri katıldı. Yazgan’ı anlatan gücük film gösteriminin saha aldığı programda kişiliğinin yanı sıra Türk dünyasının birliği için yaptığı çalışmalar ve eğitim bilimi faaliyetleri anlatılırken, “Prof. Dr. Turan Yazgan anlayışıyla Türk Dünyasının bugünü ve yarınında Türk Dünyasının sorunları ve çözüm yolları” konulu tıpkı açık oturum bile gerçekleştirildi. Sakat saylav Cahit Tekelioğlu’nun moderatörlüğünü yaptığı panele, Prof. Dr. Ramazan Taşdurmaz, Dr. Gökhan Tarıman Cenikoğlu ve Prof. Dr. Mehmet Çeribaş hatip yerine katıldı.
Programın açım konuşmasını eden Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Mersin Ağacı Havza Temsilcisi Seyfettin Sindar, Prof. Dr. Turan Yazgan’ın Türk dünyası amacıyla tek devir unutulmayacak tıpkısı kendilik olduğunu belirterek, “Elan yapacağımız haddinden fazla amal var. Dilde bağlanak, fikirde birlik ve işte birliği gerçekleştirip Turan ülkesini kuruncaya kadar yapacağımız icraat bizi yormaz. Ayrıca bahtiyarlık verir” dedi.
Toroslar Şehremini Atsız Afşın Yılmayan ise Türk dünyası denince akla ilk mevrut isimlerden birinin Prof. Turan Yazgan olduğuna dikkat çekerek, merhum Yazgan’ın Türk devletlerinde haddinden fazla balaban eğitim bilimi, hars ve bilimsel çalışmalara imza attığını söyledi. Kurduğu Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı ve yetiştirdiği binlerce öğrenciyle Prof. Dr. Yazgan’ın isminin seçme ant anılacağını tamlayan Yılmaz, abece ve vesile birliği amacıyla yaptığı çalışmaların birlikte öneminden bahsetti. Yılmayan, “Babam Mehmet Nihat Yılmaz, İstanbul’birlikte İktisadi ve İdari Ulum Fakültesi’nde okurken, Turan Yazgan hocamızın dahi öğrencisi olmuştur. Turan Yazgan hocamız, binlerce öğrenciye kılavuzluk etmiştir. Türk milliyetçiliği düşün tarihinin ve düşün zincirinin sunu mefret halkası ve çağımızın Ata Korkut’udur. Değerli hocamızı, rahmet, şükran ve saygıyla anıyorum. İsmini taşıdığım ve şişman haysiyet duyduğum büyük tarihçi, düşünüm insanı Nihal Atsız, 1975’dahi uçmağa varmıştır. O zamanlarda nasıl baktığını, bugünleri görse ne hissedeceğini çokça düşünürdüm ve halen de düşünürüm. Türkistan’a gittiğimde kendisinden tıpkı parça taşıdığımı hissediyorum ve o heyecanı duyuyorum. O günlerden bugünlere bulunmaz Turan Yazgan Hocamız, 2005 yılında yaptığı konuşmasında çokça akla yatkın eleştirilerde bulunmuştur. Azerbaycan ve Kazakistan’a, Küçük Asya Türklüğü ve Mağrip Türklüğü adına 1989’bile bacak basan kişidir. Küçük Asya Türklüğü’nün esaretten kurtulmuş kardeşlerine koşması, kavuşması, oraya Türkiye’den Türk milleti yerine 169 yabanlık bire bir heyetle revan evvel yüz ve evvel akıldır. Bu birlikte tarihi aynı olaydır. Zaman, o alfabelerin arttırılmasıyla ilgili yaptığı eleştirilerin kısmen bile gideriliyor olması, çalışmaların ilerlemesi, Türkiye güçlendikçe Türkistan ile ilişkilerinin da güçlenmesi, buut kazandırılması, derinleşmesi çokça koca. Rahmetli Turan Yazgan hocamız, aynı yanı sıra Gaspıralı İsmail, ayrımsız birlikte Nihal Atsız, biraz gerisinde Kaşgarlı Mahmut, biraz henüz gerisinde Ata Korkut olduğu halde tebessümle bugünleri ve olan gelişmeleri izliyordur diye rüya ediyorum. Tığ da onlardan aldığımız çırağ ve güçle çalışıyoruz ve çalışmaya bitmeme edeceğiz inşallah. Bu çerçevede Tıngır Başkanı Sayın Közhan Yazgan’a, nadir Seyfettin Sindar Hocama ve emeği geçen altın arkadaşlarıma, burada bu birlikteliği paylaşan herkese teşekkürname ediyorum” şeklinde konuştu.
Konuşmaların peşi sıra siyasal gerçekleştirildi. – MERSİN
