Toroslarda 40 yıldır bal üreterek 7 çocuk yetiştirdi

MELİKE KESKİN/RAMAZAN BİLGİLİ – Konya’nın Toros Dağları’nın eteklerine oturmuş ilçesi Hadim’bile 40 yıldır arıcılık yapan 70 yaşındaki Mustafa Çelik, baldan elde ettiği gelirle ailesinin geçimini sağlıyor.

İlçede terzilik yaparken amade giyimin yaygınlaşmasıyla geçimini sağlayabileceği başka benzeri patika arayışına giren Mustafa Çelik, arkadaşlarının tavsiyesi konusunda 1984’te 20 kovanla arıcılığa başladı.

Yaklaşık 1600 rakımda ve zengin floraya ehil bölgede, 70 yaşında olmasına karşın 60 kovanla mesleğini sürdüren Polat, elde ettiği gelirle 7 çocuğunu büyüttü. Çelik, ömrü yettiğince arıcılık fethetmek istiyor.

Polat, AA muhabirine, mesleğini çokça sevdiğini, tıpkısı ömrü arıcılıkla geçirmekten sevinme duyduğunu söyledi.

Yaklaşık 40 yıldır arıcılık yaptığını anlatan Çelik, “O günden bu yana bitmeme ediyorum ama yaşım ilerleyince demincek oğullarım birlikte müzaheret ediyor, onlarla birlikte devam ediyoruz. Bir vücut, arıcılıkla beraberinde de bahçecilikle geçti diyebilirim.” dedi.

30 yaşına büyüklüğünde geçimini terzilikle sağladığını tamlayan Çelik, şöyle devam etti:

“Konfeksiyonlar çıkınca terzilik dahi bitince, arkadaşlarım arıcılığı referans etti. Ben bile başladım ve başarılı oldum. Bu işe 20 kovanla başladım. Sonraları evire çevire düşkünlük sardım arılara alın. Karaman’üstelik tıpkısı festivale katılmıştım. Orada arıcılıkla ilgili tıpkı pusula buldum. Onunla kılgılı kendisine çalıştım ve haddinden fazla pir verim aldım. Bu kitapla, kaza tarım ziraatçılarıyla haddinden fazla işbirliği yaptım, bilmediğim konuları danıştım. Böylecene arıcılığı öğrendim. Çok de liyakatli oldum arıcılıkta. Hassaten 1988’bile Yarayan Bölgesi Bal Festivali’nde balımla birinci oldum.”

Hem bölgeden hem de diğer illerden sabit müşterileri olduğunu kaydeden Çelik, “Müşteriler gelişigüzel yıl benzeri baldan icap. Yetiştiremiyoruz dahi. Yeter ki bal, bal olsun.” dedi.

“Göstergeç izlemekten gani”

Arıcılığın amiyane benzeri meslek olmadığını, arılarla iştiyak büyü kurduğunu anlatan Polat, “Öyle bir molekül ki arıcılık, gerçekten yapana çok gani tıpkısı randıman veriyor. Farklı işleri birlikte engellemez. Örneğin dikiş yapsan üstelik engellemez, bahçecilik yapsan bile engellemez. Arının işi günce 1-2 saat. Getirisi de faziletli. Tabii ferah bakar, ongun çalışırsan. Ben 40 yıldır yaptığım arıcılık yardımıyla 7 yavru büyüttüm, 7 kesim dernek ettim. Demincek 16 torunum oldu, onlarla bile ilgileniyorum. Öyle bire bir öz kim başka bire bir mesleği sıfır dizge arıcılığı yapsa haddinden fazla güzelce verim alır, geçimini temin ölçü.” diye niteleyerek konuştu.

Polat, kimi vakit saf seyreder gibi arılarını izlediğini dile getirerek, sözlerini şöyle tamamladı:

“Sunu bayağı iş arıcılık. Gusto veren tıpkısı gelişim. Bu anca bire bir hastalık ki şöyle kovanların dibine oturup üstelik çağrıştırmak, monitör izlemekten mebzul. Çok seviyorum. İnsan hastası olur bu arıların. Ömrüm hangi büyüklüğünde devam edecek bilmem. Yaşım 70. 100 üzerinden 30 yıl kaldı zannederim. İşin şakası ama olabilir olduğu kadar bu işe bitmeme edeceğim.”

Share: