GENÇAĞA KARAFAZLI
Galebe Partisi Umumi Başkanı Ümit Özdağ, “”Türkiye’de 13 milyona mümasil sığınmacı ve gizlice var. Bu ülke bürüme ediliyor. Bu istilanın bedeli Türk halkına ödetiliyor, 100 milyar doları aştı. Tarihte ilk defa bir el ülkesinin istila edilmesini akçalanmış etmekle zorlanıyor ve bu arada bunlara yurttaşlık veriliyor. 1 milyon 750 bin kişiye vatandaşlık mevdu, Suriyeli pozitif değişik uluslar. Bu, az daha intihap sonuçlarını etkileyecek yüzde 3’lük bire bir izzet. Bacaklarınıza 10’ar kilogram çipo bağlasam yüzebilir misiniz? Türkiye dahi bacaklarına 10’ar kilogram demir bağlanmış bire bir yüzücüye benziyor, sonsuz aşağıya çekiliyor. Kendisini ancak akarsu üzerinde tutuyor. Eğer bu hakeza devam ederse Türkiye, Irak’ta ve Suriye’dahi yaşanan bağırsak savaşın aynısını, daha fek edicisini yaşayacak” dedi.
Beklenti Özdağ; Çankırı, Amasya, Çorum, Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon ve Rize illerini havi ziyaretinin sonuç gününde, Rize’dahi esnafı görüşme etti, ardından matbuat toplantısı düzenledi. Özdağ, “Türkiye’üstelik 13 milyona mümasil sığınmacı ve çaktırmadan var. Bu mutluluk bürüme ediliyor. Bu istilanın bedeli Türk halkına ödetiliyor” diyerek konuştu. Özdağ, şunları söyledi:
“TÜRK SİYASETİ DÜZME BİR ŞEKİLDE İKİYE MUKASSEM”
“Önümüzdeki aylarda, ilkgüz ayında yapacağımız nazik kongremizi, benim birlikte ortamında olacağım genel tarz ziyaretlerini, Rize karışma bilcümle bölgede ve Türkiye’nin geri mütezayit bölümlerinde seçimlere büyüklüğünde sürecek olan bunaltıcı tıpkı çalışma temposunu, tempomuzu birlikte herhangi bir sabık çağ daha birlikte arttırarak sürdüreceğiz. Biz, sahte tıpkısı şekilde ikiye bölünmüş Türk siyasetinde, Yengi Partisi namına üçüncü yolu; Cumhuriyet’in yapı esasları, Atatürk ve İstiklal Savaşı merkezinde siyasetin merkezini düzen ediyoruz. Partiler arasındaki abur cubur ve milletin enerjisini tüketen tartışmalara girmeden Türkiye’yi muntazır tehditleri, Türkiye’nin önündeki fırsatları ve Utku Partisi’nin yapacaklarını bütün ambargolara karşın aziz Türk milletiyle temas fırsatı değerlendirerek konuşuyoruz ve bunu yapmaya birlikte devam edeceğiz.”
“ORDU’DA VALİLİKTEN KAYNAKLANAN BİR ENGELLEMEYLE KARŞILAŞTIK”
Bire Bir gazetecinin sorusu üzerine Özdağ, “Bizimle bu kabil ruhsal savaş oyunlarına girmeye çalışanların yanında yetiştiği yapının FETÖ yapısı olduğunu gayet dolgunca biliyoruz. Biz ise şevket terbiyemizi ve fehamet misyonumuzu Gazi Mustafa Eksiksizlik Atatürk’ten almış aynı kadroyuz ve siyaseti birlikte hakeza yapmayı yeğleme ederiz. Yalnız Cıvıl Cıvıl’üstelik valilikten kaynaklanan benzeri engellemeyle karşılaştık. Onun dışında tıpkı engellemeyle değil, ayrımsız takiple karşılaştık” dedi. Özdağ, “Biz, kişi halkının kültürel değerlerini kapsayan, utanmak gösteren, fakat siyasette istismar etmeyen aynı cereyan yerine mecmu vatandaşlarımızın inançlarına karşı yabansı ayrımsız ürkmek gösterilmesini devletin zorunlu görevi olarak görüyoruz ve ondan yağlık birlikte hiç kimsenin bulut içerisinde olmaması gerekir. On Paralık kimsenin dirim tarzına ne büyüklük hangi aynı fırka ne dahi güçlükle dışından mevrut sığınmacıların müdahale etmesine izin vermeyiz” diye konuştu.
“TÜRKİYE’DE 13 MİLYON SIĞINMACI VAR”
Özdağ, iktidara gelmeleri halinde sığınmacıların ülkelerine gabi gönderilmesi amacıyla kuşkusuz benzeri kez izlenecekleri sorusunu ise şöyle yanıtladı:
“Türkiye’birlikte 13 milyona yakın mülteci ve kaçak var. Bu mevki istila ediliyor. Bu istilanın bedeli Türk halkına ödetiliyor, 100 milyar doları aştı. Tarihte ilk kez aynı umum ülkesinin istila edilmesini akçalanmış etmekle zorlanıyor ve bu arada bunlara yurttaşlık veriliyor. 1 milyon 750 bin kişiye vatandaşlık bırakılmış, Suriyeli artı başka uluslar. Bu, az daha seçme sonuçlarını etkileyecek yüzde 3’lük bir ihtişam. Bacaklarınıza 10’ar kilo demir bağlasam yüzebilir misiniz? Türkiye üstelik bacaklarına 10’ar kilogram çipo bağlanmış ayrımsız yüzücüye benziyor, sonsuz aşağıya çekiliyor. Kendisini ancak su üzerinde tutuyor. Eğer bu böyle bitmeme ederse Türkiye, Irak’ta ve Suriye’birlikte yaşanan çöz savaşın aynısını, daha halel edicisini yaşayacak. Zira Suriyelilerin, Afganların vesairelerin Türkiye’ye itilmesinin aynı mühim kafile mühendisliği olduğunu ve amacın Büyük Kürdistan üzere Türkiye çöz savaşı olduğunu biliyoruz. karşı karşıya olduğumuz genişlik, ayrımsız insan hakları meselesi olmanın ötesinde bire bir İstiklal Savaşı’dır.
“EMPERYALİSTLERİN TÜRKİYE’Yİ İÇ SAVAŞA SÜRÜKLEYECEK PROJESİNE KARŞIYIZ”
Ülkemizi 100 sene evvel emperyalizmin kiralık ordusuyla işgal etmeye çalıştılar, deminden ise sınırdan bilgisiz geçen milyonlar adeta şehirlerimize çöküyor ve kaynaklarımızı tüketiyor. Hal böyle olunca Galebe Partisi olarak bizim politikamız, ayrımsız milli nefsi müdafaadır. Biz, Türk işçisinin, Türk emekçisinin, Türk köylüsünün, Türk işvereninin yanında, amma emperyalizmin ve emperyalizmin önemli barhana mühendisliği ile ülkemize ittiği ve Türkiye’yi benzeri bağırsak savaşa sürükleyecek olan projenin üstelik karşısındayız. Burada mevcut insanların 4-5 milyonunun hukuki bir statüsü var, gerisi çaktırmadan. Her büyüklük kaçaklara ne yaparsa biz dahi onu yapacağız, uluslararası hukuka bakarak deport edeceğiz. İkincisi; Türkiye’birlikte eğreti mülteci statüsünde olanlara diyeceğiz kim ‘Sağlık yardımlarınızı durduruyoruz, hastaneye gidince para ödeyeceksiniz. İlaç yardımlarınızı bu aydan itibaren durduruyoruz, ilacı eczaneye gittiğiniz zaman parasını ödeyip alacaksınız’. Bunu elhak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları yapıyorlar. Eğer bunu yabancılara gadir olarak nitelendirirseniz Türk halkına zulmedildiğini kabul etmiş olursunuz.
“TOPLUMSAL YARDIMLARI DURDURACAĞIZ, ESAD’LA GÖRÜŞECEĞİZ”
Ödediğiniz faturaların 220 lirasını mehabet veriyor mu size? Vermiyor. Natürel gazda birlikte vermiyor. Suriyelilere veriyor bu parayı. Bunu bile vermeyeceğiz. Içtimai yardımları durduracağız ve bunları yaparken dahi Beşar Esad rejimi ile önceleri görüşüp ferasetsiz dönmelerini, vurdumduymaz döndükten sonradan ilkokul sene Konfedere Uluslar nezdinde bir eş hakları rejiminin kurulmasını sağlayacağız. ve bir üstelik bir şeyin pazarlığını yapacağız; elan geçmiş askerliğini yapmış olan Suriyelilerin bir elan askere alınmaması. Çünkü Suriyelilerin dönmeme nedenlerinden tıpkı tanesi birlikte erkeklerin askere alınmaktan korkmaları. Ama kusura bakmayın, benim Mehmetçiğim gidip orada şehit olacak, o Suriyeli burada hat askeriye yapmayacak; bu, akseptans edilebilir ayrımsız nitelik değil.
“GERİ DÖNÜŞ PROJEMİZİ UYGULAYACAĞIZ”
Bu kavrayışsız çevrim projemizi, Rum Kalesi projemizi savunurken Avrupa Birliği’nin, ABD’nin bundan çok hoşlanmadığını biliyoruz. Ama çocuklarımızın benzeri iç savaş yaşamaması, Atatürk’ten aldığımız mirasın esirgeme edilmesi, kadınlarımızın kızlarımızın sokaklarda sağlık içre dolaşmaları, gençlerimizin ellerinden işlerinin ve geleceklerinin alınmaması amacıyla bunu yarmak zorundayız. Bizim Suriyelilere, Afganlara alın ayrımsız önyargımız yok. Biz, 13 milyon sığınmacı ve geriden geriye gitsin, 33 milyon seyyah gelsin istiyoruz. Şimdi bana sordular; ‘Efendim Uzungöl’birlikte çokça aşkın Fellah turist var?’ Olsun, Zenci turiste tek itirazımız bulunmayan. Geliyor, dünyalık harcıyor ve gidiyor. Amma yurttaşlık vermeyiz yurt aldıklarında, bunu nakız edeceğiz. Gayrimenkulle yurttaşlık sattırmayacağız. Arazi sattırmayacağızb Taşınmazlar alabilir, yurttaşlık alamaz. Yerleşme izni alır Türkiye’bile. Batılıların yaptığı şeyi yaparız biz bile. Kısaca Galibiyet Partisi, zaman Türk milletinin Rum’bile irade hakkını savunan biricik siyasal partidir.
“TÜRKİYE FİLİSTİNLEŞİYOR”
Türkiye, Filistinleşiyor. Filistin’üstelik Yahudiler heybet kurdukları devir, Filistin topraklarının fakat yüzde 7’sini satın almışlardı. Buna rağmen fehamet kurdular. Onun üzere demin siz buraya Türklerden üç bitirme daha aceleci artan milyonlarca âdem alırsanız tıpkı dönüş çok vahim bedelleri çocuklarımız öder. Biz, kült ve siyasetin birbirine karıştırılmasına ve dinin sömürme edilmesine karşıyız. Atatürk’ün oluşturduğu kurumsal çerçevenin doğru olduğunu düşünüyoruz. Ancak bir zaman yapılan ve aslında Atatürk çizgisini mandepsi etmeyen laikçi uygulamaları üstelik akilane bulmuyorduk. Çünkü bugünkü AKP iktidarının önünü açan da o uygulamalar oldu. O uygulamaların düşün babalarının bire bir zamanda Şişman Ortadoğu Projesi’nin fikir babaları olması da düzgün değildir.
“O MASAYI FAKAT TEKMELERİZ”
Özdağ, Altılı Ganyan Masa ile ait bile “Bakın, tığ, ‘1921 Anayasa’sı’ diyen, ‘etnik ve mezhepsel kimliklere panel doğruluk vereceğiz, açık oturum doğruluk olacak’ diyen bir zihniyetle tıpkı masada olmayız. Tığ, o masayı ancak tekmeleriz” dedi.
