Sakarya’üstelik 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin acısını diri Adapazarı El Yetişek Merkezi’ndeki öğretmenler, kursiyerlerin desteğiyle “asrın felaketi” adına nitelenen Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen vatandaşlar üzere kışlık kıyafetler dikiyor.

Büyük çoğunluğu kestirmece 24 sene eski Marmara Depremi’ni muammer halk eğitim merkezinin öğretmenleri, Kahramanmaraş merkezli 10 ili etkileyen asrın felaketinin peşi sıra bölgedeki insanlara arkalamak üzere harekete geçti.

Gönüllü kursiyerlerle kutup eşofman takımı, argaç, ezik, eldiven, şapka, gaflet uykusu tulumu ve battaniye kabil mahsulat diken öğretmenler, soğuk şita gününde zor zamanlar geçiren depremzedelere korumak üzere çabalama harcıyor.

“Bölgedeki acıları ayrımsız nebze hafifletmeye gayret ediyoruz”

Sakarya’birlikte Marmara Depremi’nde çöküntü altından kurtarılan merkezin müdürü Faruk Kıral, AA muhabirine, 1999’daki depremden kırıcı anlamda müteessir site kendisine Kahramanmaraş’taki depremi duygun duymaz çalışmalara başladıklarını söyledi.

Yetişkinler ve kollar amacıyla kısaca 800 civarında kutup ve eşofman takımı diktiklerini aktaran Kıral, “Şu anda gaflet uykusu tulumları, argaç, bertik dikiyoruz. Bölgedeki acıları bire bir nebze hafifletmeye mücahede ediyoruz. Sağlıklı olsunlar hocalarımız ve kursiyerlerimiz, bu konuda çokça sakil say harcama etti. Mevcut makinelerimizle çalışmalarımızı bitmeme ettirirken, kursiyerlerimiz evlerinde kâin makineleri alıp buraya geldi. Kesim halkının acısını kesmek hesabına çalışmalarımızı bitmeme ettiriyoruz.” diye niteleyerek konuştu.

Kıral, 1999’daki depremde evinin yıkıldığını dile getirerek, “Tabiatıyla bizim ihtimal bire bir şansımız; mevsimsel şartlar yaz olması itibarıyla bu depreme bakarak elan iyiydi. Şu anda bittabi orada haddinden fazla okkalı şita şartları var. Bu nedenle sakır sakır demeden mücadelemizi sürdürüyoruz.” dedi.

“Onların acılarını dostça hissettik”

Çul öğretmeni Aslı Şumnulu de afetin peşi sıra soğuk havada depremzedeleri ısıtacak tıpkı şeyler yapmaya değişmeyen verdiklerini belirterek, ilk argaç bereyle üretime başladıklarını, elan sonraları güpür firmalarının desteğiyle esvap ürettiklerini söyledi.

Çok sayıda kişinin fahri yerine özlük atölyelerinde ve burada çalıştığını dile getiren Şumnulu, “Madun dal polar takımları ürettik, şu an gaflet uykusu tulumu, atkı, bere, eldiven, battaniye kabil mahsulat üretiyoruz. Ağız Ağıza gönüllülükle çalışıyor arkadaşlarımız. Bizler de henüz evvel depremi yaşadığımız üzere onların acılarını dostça hissettik. O yüzden çok adamakıllı şekilde birleştirme olduk. Burada çalışan cümle gönlünü buraya vererek çalışıyor.” ifadesini kullandı.

Giyim öğretmeni Fatma Altındağ ise değme antlaşma devletin yanı sıra olduklarını, depremzedeler amacıyla taşın altına ellerini koyduklarını söyledi.

“Oradaki hep çocuklara destek olmak için buradayız”

Hep öğretmenlerin burada canla başla çalıştığını dile getiren Altındağ, şunları kaydetti:

“Bertik ve argaç yapabiliriz diyerek geldik. Sonra çok muhtelif kumaşlar gelince ‘Başka hangi yapabiliriz?’ dedik. Terzilik bilen hep bize yardıma geliyor. Bu açıdan haddinden fazla mutlu ve gururluyuz. Elan geçmiş birlikte hakeza ayrımsız acıyı yaşadığımız için kardeşlerimizin neler hissedebildiğini çokça gür anlıyoruz. Depremde 10 yaşında tıpkı çocuktum, onu tek unutamıyorum. O yüzden şu anda makro bir temel namına oradaki bilcümle çocuklara arkalamak üzere buradayız.”

Kocaali ilçesinde de Kaymakamlığın organizasyonunda El Terbiye Merkezinde tıpkı araya gelen yırtıkça öğreticiler, kursiyerler ve gönüllüler yer sarsıntısı bölgesindeki vatandaşlar için kutup kıyafetler dikiyor.

Merkezin müdürü Müşkül Karaca da ürünlerin yola çıkmak için hazır olduğunu söyledi.

Giyim üretim teknolojileri öğretmeni Umu Demir ise hareket bölgesine çabucak ulaştırılması için sarıklı, öğrenci ve gönüllülerden oluşan grupla depremzede vatandaşlar amacıyla kutup çul üretimi yaptıklarını dile getirdi.

Gönüllü Solmaz Albayrak da çokça üzgün olduklarını anlatarak, “Hepimiz elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Bari bunlar; çocuklarımıza adamakıllı günlerde, yavru parklarında içki içmek üzere diktiğimiz kıyafetler olsaydı.” dedi.